03.10.2018
KAMU İDARESİ HAREKETE GEÇMEK İÇİN KAÇIMIZIN ÖLMESİNİ BEKLEMEKTEDİR?
Bugün bir meslektaşımızı daha silahlı saldırı sonucu kaybetmiş olmanın derin üzüntüsünü yaşıyoruz. Psikiyatri uzmanı Dr. Fikret Hacıosman dün öğle saatlerinde İstanbul’da, çalıştığı özel hastanede, eski hastası olduğu iddia edilen bir kişinin silahlı saldırısı sonucu başından ağır yaralandı ve gece saatlerinde yoğun bakımda verdiği yaşama tutunma mücadelesini kaybederek aramızdan ayrıldı. Meslektaşımızın yakınlarına ve bütün sağlık çalışanlarına baş sağlığı diliyoruz.
Ülkemizde sağlık çalışanları her gün onlarca kez şiddet yaşamaktadır. Sağlıkta şiddet dalgası azalmak bir yana; hızlanmakta, yaygınlaşmakta, meslektaşlarımızı silahla yaralamaya/öldürmeye varan infial yaratıcı boyutlar kazanmaktadır.
Türk Tabipleri Birliği sağlıkta şiddetin nedenleri ve çözüm yollarını kamuoyu ile paylaşmış, her şiddet vakasında yetkilileri bir kez daha göreve çağırmış, şiddeti önlemede daha etkili olacak caydırıcı niteliğe sahip cezalar öngören yasa tasarıları hazırlamış, bunların TBMM’de kabul edilmesi için çaba sarfetmiştir. Yakın geçmişte meydana gelen başka şiddet vakalarının ardından Sağlık Bakanı’ndan randevu talep edilmiş, sorunun çözümü için ortak çalışma grubu kurulması önerilmiştir. Ne yazık ki, Bakanlık randevu taleplerine yanıt verme nezaketinden bile uzak, duyarsız ve etkisiz tutumunu sürdüregelmektedir.
Bir arkadaşımızın görevi başında kaldırım taşıyla yaralanmasının ardından 28 Temmuz 2018’de 28 tabip odasının yöneticileri ile birlikte Türk Tabipleri Birliği Şanlıurfa’da “Şiddete Karşı Bildirge” açıklamış, eş zamanlı olarak bütün tabip odalarının katılımıyla bir gazete ilanı verilerek soruna kamuoyunun ve siyasi iktidarın dikkati çekilmiştir.
Dün karşılaştığımız saldırı, örneğin birkaç ay önce Eskişehir’de yaşadığımız daha önceki nice benzerleri gibi, sağlıkta şiddetin çok sayıda nedeninden birini yalınlıkla gözler önüne sermektedir. Bir hekimin hastane içerisinde ateşli silahla öldürülmesi sağlık kuruluşlarındaki güvenlik önlemlerinin yetersizliğinin artık gözardı edilemeyecek ve ertelenemeyecek acil bir sorun olduğunu apaçık göstermektedir. Hem hastane yöneticileri hem de kamu idaresi bu sorunu ivedilikle çözmekle sorumludur. Sağlık çalışanları ve Türk Tabipleri Birliği görece
basit önlemlerle bile engellenebilecek olan şiddet vakalarına karşı tahammüllerini çoktan kaybetmiştir.
Silahın sağlık kuruluşlarına bile kolayca sokulabilmesi karşısında başta kamu otoritesi olmak üzere bütün toplum silahlanmanın normal bir olgu gibi görülmesini sosyal bir sorun olarak ele almalı; bireysel silahlanma zaman kaybetmeden kontrol altına alınmalıdır.
Tabip odalarının ve Türk Tabipleri Birliği’nin aklı ve yüreği hekimlerle birliktedir. Sağlıkta şiddetin kanıksanmasını kabul etmeyeceğiz ve onu durdurana kadar mücadelemize devam edeceğiz.
Sorunu ve çözüm yollarını ele almak için TBMM Başkanı ve Sağlık Bakanı ile acil görüşme talebimizi kamuoyu önünde kendilerine bir kez daha iletiyoruz.
Şiddetin ve diğer sorunlarımızın çözümü için Sağlık Bakanlığı ile birlikte bir çalışma grubu oluşturulmasını ortak akla inanmanın ve meslek örgütlerini merkeze alan çağdaş demokrasi anlayışının bir gereği olarak görüyor ve bu talebimizi de yineliyoruz.
Sağlıkta şiddetin engellenmesi için TBMM’ye sunduğumuz yasa teklifinin yeni yasama döneminde ivedilikle yaşama geçirilmesini bekliyoruz.
Saygılarımızla,
Türk Tabipleri Birliği
GAZİANTEP-KİLİS TABİP ODASI YÖNETİM KURULU