Merhaba arkadaşlar, Ben Gaziantep Tıp fakültesi 4. Sınıf öğrencilerinden TTB-TÖK üyesi Muhammed TANKILIÇ. Öncelikle geçinemeyenlerin diyarı Türkiye’den tüm dünyaya selamlar. Türkiyenin her yerinde devam eden grev dalgalarının birisi de sağlık emekçilerinin başlattığı bu dalga. Bu günde emeği olan herkese buradan en içten duygularımı sunarak başlamak istiyorum.
2022 yılının 2. Ayına girdiğimiz şu günlerde, pandeminin, hayat pahalılığının, güvencesizliğin, geleceksizliğin çevrelediği ağır bir süreci yaşıyoruz. “Tıp oku garanti meslek” günlerinden geldiğimiz noktada tıp okuyan bir genç mesleğine dair hiçbir isteği, heyecanı kalmayacak şekilde psikolojik ve ekonomik bir çıkmaza itiliyor. Tıp öğrencilerinin birçok sorunu var, diğer öğrencilerle ortaklaşan sorunları var, gelecek kaygısı, hayat pahalılığı tüm öğrenciler için büyük bir sorun haline gelmiş durumda. Birçok ilimizde ortalama bir ev kirası 1800-2000 tl, yurt ücretleri 1500-2000 tl’den başlıyor, Bir steteskop 1700 tl, notlarımız için ayda verdiğimiz para en az 200 tl, dışarıda bir yemek 40-50 tl ancak kyk kredisi 2022 yılı itibariyle 850 tl. Dil kursları tıp öğrencileri ile dolmuş durumda, TUS sınavına başvurular azaldı. 2022’nin ilk ayında ülkesinde gelecek göremeyen 197 genç hekim şansını başka coğrafyalarda aramak üzere adım attı. Kurtuluşu bireysel değil, kollektif aramalı, bu topraklarda iyi hekimliği daha güzel koşullarda yeşertebilmek için mücadele etmeliyiz.
Biraz da intörn hekimlerimizin durumuna değinmek istiyorum. İntörn hekimlerimiz Şubat ayı itibariyle 1098 tl maaş alacaklar, biz TÖK olarak bunun en az asgari ücret kadar olacak şekilde ‘’güncellenmesini’’ istiyoruz. UTEAK( ulusal tıp eğitimi akreditasyon kurulu) çerçevesinde belirlenen sorumluluk tanımı dışında, intörnler hastanedeki personel açığını gidermek üzere ucuz emek gücü olarak kullanılıyor. Sigorta kapsamları çok dar ve bunlar dışındaki çalışma koşulları da gerçekten zorlayıcı. Bazı hastanelerde intörn ve stajyer hekimlere yemek dahi verilmiyor, tüm stajer ve intörn hekimlere Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliğine uygun olacak şekilde yemekler verilmelidir.
Stajyer hekimlerin COVID pandemisi nedeniyle staj eğitimleri ciddi bir şekilde aksadı. Tıp eğitiminde nitelik problemi pandemiyle beraber daha da görünür hale geldi: küçük, havasız ortamlarda kalabalık oluşturacak şekilde eğitim alıyoruz. COVID olmamız durumunda çoğu durumda sorumluluk bizde, eğitimdeki aksamalar için yardımcı ve yedek planlar çoğu fakültede yetersiz, hatta öyle ki bazı fakültelerde COVID olmak stajlardan kalmanıza neden oluyor. Birkaç yıl sonra pratisyen hekimler olacak bizler için bazı stajlar oldukça kullanışsız. Ve belki de en önemlisi bizim eğitimimizle alakalı alınan hiçbir kararda bizim fikrimiz alınmıyor, bu süreçlerde söz hakkımız ne yazıkki yok. Akademinin özneleri olan bizlere kendi eğitimimizle alakalı alınan kararlarda söz sahibi olabileceğimiz alanlar yaratılmasını istiyoruz.
. Preklinik eğitimdeki nitelik problemi de pandemi ile beraber daha da görünür hale geldi. Tıp eğitiminin belki de teknolojiyle en çok içli dışlı olan kısmı preklinik eğitim, Türkiye’de tıp eğitiminde teknolojik dönüşüm ne yazık ki gerçekleşmedi.. eğitim materyallerimize tabletler, bilgisayarlar üzerinden erişiyoruz, ancak ekonomik kriz nedeniyle tablet-bilgisayar fiyatları ateş pahası..Tıp öğrencileri olarak 10 ACİL TALEBİMİZ VAR.
-Nitelikli eğitim şartlarında, adil bir iş dağılımının olduğu, eğitim ve özlük
haklarımızın temin edildiği, şiddete göz yumulmayan bir eğitim ve çalışma
hayatı; özgür, özerk, demokratik üniversiteler ve tıp eğitimi İSTİYORUZ.
-Bizler kendi eğitim hayatımız hakkında kendimiz söz sahibi olmak İSTİYORUZ.
-İntörn hekimler ucuz emek gücü değildir. Emeğimizin karşılığını istiyoruz. En az
asgari ücret talep ediyor, sigorta kapsamlarımızın genişletilmesini İSTİYORUZ.
-İntörnlerin görevleri anabilim dallarının iki dudağı arasına bırakılmamalı, eğitim
kapsamı dışında kalan işler intörn hekimlerin sırtına yüklenmemeli. İntörn
hekimlerin görev ve sorumlulukları ülke genelinde standardize edilmeli, her
fakültenin intörn yönetmeliği oluşturulmasını/revize edilmesini İSTİYORUZ.
-Her üniversite öğrencisine insanca yaşayabileceği düzeyde, karşılıksız burs
verilmesini İSTİYORUZ.
-Barınma sorunumuz gün geçtikçe büyüyor. Yurt kapasitelerinin ve niteliğinin
aciliyetle iyileştirilmesini İSTİYORUZ.
-Mobbinge/şiddete maruz kalan stajyer ve intörn hekimler için destek birimleri
kurulmasını, fakültelerimizde kadına yönelik şiddete karşı Cinsel Tacizi Önleme
Birimleri kurulmasını İSTİYORUZ.
-TTB’nin yıllardır önerdiği “Sağlıkta Şiddet Yasası”nın bir an önce çıkarılmasını,
sağlıkta şiddetin sonra ermesini İSTİYORUZ.
-Hekimlerin güvenceli, insanca yaşayabilecekleri ücretlere, emekliliklerine de
yansıyacak tek ödeme sistemiyle çalışmasını İSTİYORUZ.
-Güvenlik soruşturmaları ile geciken atamalarla sağlık çalışanlarının anayasal hakları ve halkın sağlık hakkının engellenmemesini İSTİYORUZ.
Beni dinlediğiniz için hepinize teşekkür ediyorum. İyi günler.
Gaziantep-Kilis Tabip Odası Tıp Öğrenci Kolu